Behçet Uz Çocuk Hastanesi,1,Dr.


Gibi rahatsızlıklar olup da damarları fazla tazyik altında olduğu zaman, duvarın kenarına yanaşıp, ayağının altına yastıklar koyup biraz ayağını yukarda tutmak, birikmiş kanın aşağıya doğru gelmesine sebep olabilir.


Babası Halil Necâti Efendi, annesi Şâdiye Hanım’dır.

S O O s / / ( jJ I ) ‘Uüa Lü lâ -Ela y EmJ yl I CL E I d (İzâ mâte’l-insânü) “İnsan öldüğü zaman, (fekad kamet 53 Lafız farkıyla: Deylemî, Müsnedü’l-Firdevs, c.I, s.285, no: 1117; Enes ibn-i Mâlik RA’dan.

Her Hastalığın Şifası Var Soru: Bir kardeşimiz amansız bir hastalığa tutulmuş bir yakınından bahsediyor.

Çünkü tüm insan nesli, Nuh tufanından bu yana devam edegelmiştir.

Mesela, bir kese kâğıdının içini açıyorsunuz, bir ameliyat ediyorsunuz, cırt diye bir yırtıyorsunuz, içinden kartonlar, kâğıtlar, ıvırlar zıvırlar, bir soba tutuşturulunca kolay ısınılacak malzeme çıkıyor.

Ama bizim bu kürsüden insanların meslekleri hakkında bir şey söylememiz gerektiği zaman, söyleyeceğimiz: Allah’ın rızâsını en çok kazandıracak bir yol tuttur!

Ama insan verdiği sözü tutmalı.

Toplumda bir mücadele var; bir taraftan kan gövdeyi götürüyor, memleketin batması çıkması bahis konusu, biz bir şeyler yapmaya çalışıyoruz millet bacağımıza çelme takmak, eteğimizi, kolumuzu tutmakla uğraşıyor.

Topluma karşı hizmet gören bir müessese, toplumun muhtelif kesimlerine karşı vazifeleri düşünür; böyle yeknesak gitmez.

Verdiği sözü tutmamış, ahdine vefa etmemiş insan durumundasınız.

Kur’an-ı Kerim’i medhediyor veyahut müslüman kahramanlarından bir tanesini canlandırıyor; tamam, güzel bir şey...

Yani benim paramı o kullanır, ben param geri gelsin de kâğıt alayım da neşriyat yapayım diye burada inlerim.


Kerametlerinden bir tanesini söyleyeceğim: Şu anda belki aramızdadır.

Osman Zinnûreyn Efendimiz, kıtlık senesinde, kaç yüz deve yükünü Şam’dan getirmişti; hepsini bağışladı.

Ben kızın annesinden süt emdim ama, kız benim annemden süt emmedi.

Musafaha; eller yukarıya doğru hafifçe dua eder gibi kalkık vaziyetteyken ötekisinin elinin başparmağı ile tutunmak sureti ile iki başparmak dolanmak suretiyle, aşağı doğru yeni moda tarzda değil de yukarıya doğru biraz başparmak kavranmak suretiyle tutularak yapılır.

Tabi bir insan bir kızı annesi babası veya yakını vasıtasıyla tanır.

Bizim memleketin dışında bazı yerlerde bir çeşidi varmış, onlar bayağı içenin kafasını tutarmış, Mısır’da filan oluyormuş, bizde o cinsi yok.

Şaka olmayan şeylerden bir tanesi nikâhtır.

Soru; Balıkçıların durumu malum, çoğu namaz kılmıyor, acaba biz onların tuttuğu balıkları yiyebilir miyiz?

O nişandır, sadece bir sözdür; nikâhın yerini tutmuyor.

Ondan sonra biz geleceğiz, muhtelif yerlerinden toprak nümunesi alacağız, inceleyeceğiz: ‘Evet, içinde hiç kimyevî madde kalmamış!’ diyeceğiz.

Çocukların da nesebi sahihtir; çünkü, nikâhla olmuştur.

Fotoğraf makinesinde mercekten ışık geçiyor, Allah’ın yarattığı ışık kağıdın üstüne aksediyor, orada tesir bırakıyor.

Annesine babasına durumun ciddiyetini anlatacak.

Bunun beynelminel bir dergi için çıkması demek İngilizce neşredilmesi ve yurt dışına yayılması demektir.

Soru: Hanımım iki senedir annesinin evine gitti gelmiyor.

Delikanlı oldum artık diye köşe başlarında zincir sallayıp, sigara tüttürmek delikanlılık alameti sayılıyor.